Konu 6 Çocuklar için fiziksel aktiviteyi artırmaya yönelik öneriler/Oyun Örnekleri

Çocuklar İçin Fiziksel Aktiviteyi Engellemeye Yönelik Tavsiyeler

Oyun Örnekleri

Çocuklar daire oluştururlar. Oyunu başlatmak için çocuklardan biri ebe olur. Ebe arkadaşlarından birinin adını söyleyerek topu havaya atar. Top yere düşerken adı söylenen çocuk topu havada yakalarsa başka birinin adını söyleyerek topu yeniden havaya atar. Adı söylendiğinde, topu havada tutamayan çocuk, topu yerden eline aldığında “İstop!” diye bağırır. Kaçışan çocuklar “İstop!” dendiği anda oldukları yerde durmak zorundadır. Bu durumda ebe, duran arkadaşlarından birini topla vurmaya çalışır. Vurulan çocuk bir puan kaybeder ve ebe o olur. Üç kere vurulan çocuğa bir isim verilir. Oyun, en son isim verilmemiş çocuk kalıncaya kadar devam eder.

Çocuklar iki eşit gruba ayrılırlar. Oyuna başlayacak grup belirlenir. Ebe olan grup karşılıklı belirli mesafede dizilirler. Diğer grupta ortada bulunur. Ebe grubu karşılıklı topu atarken ortadaki grupta toptan kaçmaya, topa değmemeye çalışır. Topa değen kişi çıkar. Ortada hiç çocuk kalmayıncaya kadar topla vurmaya devam edilir. Tüm oyuncular vurulunca diğer grup ortaya girer.

Bahçeye, oyun alanı olarak bir dikdörtgen çizilir. Buna “balık ağı” denilir. Çocuklardan biri ebe seçilir. Ebe “balıkçı” olur; balık ağının bir köşesinde bekler. Öteki çocuklar “balık” olurlar ve ağ çevresinde dolaşırlar. Diledikleri zaman, yakalanmamaya çalışarak balık ağına girip çıkarlar. Balıkçı ise, ağa giren balıkları yakalamaya çalışır. Ağın içine olabildiğince çok sayıda balığın girdiği bir anı kollar. İstediği zaman “Dur!” ya da “Yakaladım.” diye bağırır. Balıkçı bağırınca, ağ içinde bulunan bütün balıklar oldukları yerde kalırlar. Böylece balıklar yakalanmış olur. Balıkçı, balıkları sayar, arkadaşlarına sayısını söyler, ebelikten kurtulur. Yakalanan balıklar, yeni bir ebe seçerler. Yeni seçilen ebe balıkçı olur. Oyun böylece sürer gider. Oyun sonunda, en çok balık tutmuş olan çocuğa “reis” adı takılır ve çocuk alkışlanır.

Oyun için bir müzik seçilir. Her çocuğun bir yeri vardır. Ebe ortada bekler. Öğretmen veya oyunu yöneten kişi müziği başlatarak çocuklara yürüyüş, dans, kayma vb. yaptırır. Bu esnada müziği aniden keser. Her çocuk yerine oturmaya çalışır. Ebe de onlar otururken kendine yer kapmaya çalışır. Açıkta kalan çocuk yeni ebe olur.

Çocuklar sınıf sayısına göre gruplara ayrılır. Gruptaki çocuklar elele tutuşarak daire oluştururlar. Dönerek aşağıdaki şarkıyı söylerler. Şarkı bitiminde her gruba bir top verilir. Çocuklar sırayla belirli bir mesafeye çizilmiş olan çizgiden topu (yuvarlayarak) geçirmeye çalışır. Topu geçiren çocuk çizginin arkasına geçerek ay şeklini alır. Oyun bitiminde tüm çocuklar ay şeklini oluşturmuş olurlar ve tüm çocuklara ay resmi kartı takılır.

Çocuklar arasından bir ebe seçilir. Bu ebenin etrafında diğer çocuklar “alçaktayım, alçaktayım…” diye bağırarak ve ellerini çırparak sürekli oradan oraya koşuştururlar. Ebe alçaktakilerden birini yakalamaya çalışır. Çocuklar ise yakalanmamaya çalışarak sürekli oradan oraya hareket ederler. Tam ebe yakalayacağı sırada çocuklar bulundukları yerden daha yüksek bir yere çıkarak “yüksekteyim, yüksekteyim…” diye bağırmaya başlarlar. Arkadaşları yüksekteyken ebe onları yakalayamaz. Eğer yerdeyken onları yakalarsa, yakaladığı arkadaşı yeni ebe olur ve oyun bu şekilde devam eder.

Çocuklar büyük bir daire oluştururlar. Bu dairenin içinde ebe olur. Dairedeki çocuğun eline top verilir. Öğretmenin veya oyunu yöneten kişinin “başla” komutu vermesiyle elinde top bulunan kişi dairedeki arkadaşlarına topu atarak paslaşır. Ebe de bu sırada topu kimin elinde görmüşse o kişiye dokunmaya çalışır. Top elindeyken ebe tarafından dokunulan kişi ebeyle yer değiştirir.

Bir ebe ve onu yakalayan bir çocuk seçilir. Diğer çocuklar da ikişerli kol kola girerek alana dağılırlar. Kaçan çocuk ikişerli arkadaşlarından birinin koluna girince diğer koldaki çocuk ebe olur ve kaçmaya başlar. Oyun böylece kola giren eşler değişerek devam eder.